17 Aralık 2017 Pazar

Haftasonu Kaçamağı / Eskişehir ( Bölüm 2)


Bozüyük-Bilecik yolundan Eskişehir'e yol aldık.

Bozüyük'te Sarar Outlet Avm'de minik bir mola verdik kahve almak için. Baktık Addax var. Addax da ben Kütahya'da okurken vardı, hem fiyatları uygun hem de güzel ürünleri var diye kalmıştı aklımda hem de bir arkadaşımız oradan bir çanta almıştı biz de çok beğenmiş bulamamıştık internet sitesinde, bi bakalım dedik (kadın milleti 😂) birkaç mağaza daha gezdik, hatta alışveriş bile yapmış olabiliriz 🙈🙈 o çantayı bulamadık ama başka çanta vardı ondan aldık filan, tekrar çıktık yola.. 



Vee Eskişehir'e vardık 💓💓
Eskişehir denince bu kalpler çiçekler istemsizce dökülüyor parmaklarımdan. Neden derseniz, az önce Kütahya'da okudum demiştim, Kütahya- Eskişehir arası 1 saat 15 dk. 
Ama biz bir kez bile gitmedik!
Biraz içimde kalmıştı sanırım, üniversite zamanlarımdan tek pişmanlığım, az gezmem olabilir.. İnternet şimdiki kadar yaygın değildi, arada msn'den (msn'i hatırlayanlar onlayn mı 😂) ailelerimizle görüşmek için internet kafeye gidiyorduk, bilgisayarım da vardı aslında ama diyorum ya eve internet almak şimdiki gibi değil.. (Gören de 20 sene önceden bahsediyorum sanır 🙈) 
Ya da bu kadar gezen insan yoktu, sosyal medya yaygın değildi, ne bileyim biz ulaşamıyorduk, bu konulardan biraz izole geçirmişiz o zamanları.. Neyse çok uzattım, Eskişehir içimde ukde kalmıştı, ve elbette ki "Ölmeden Önce Yapılacaklar" listemde büyük puntolarla yazılıydı 😍 



Artık benim için orada olma halinin ne demek olduğunu sanırım anlatabildim 😇
Haftasonu tatili kesinleşince, Hakan'a Eskişehir'e gidelim mi cumartesi dedim, sağolsun hiç ikiletmedi karşim, tamam dedi rotayı çizdik.. (Canım Hakan 😍)



Bilecik'te navigasyona ilk olarak Sazova Bilim, Kültür ve Kültür Parkı'nı yazmıştık, en görmek istediğim yer burasıydı.. O müthiş fotoğraflarını sosyal medyada görünce daha da iştahlanıyordum 😍



Burada da ilk durağımız Masal Şatosu'ydu.
Gezdik, koleksiyonumuza yeni magnetler ekledik, hediyeliklerimizi aldık, sonbaharın güzelliğinde bahçede vakit geçirdik. Hatta biraz fazla oyalanmış olabiliriz. 










Sonraki rotamız Odunpazarı'ydı..

Odunpazarı, tam olarak gezmek isteseniz bence 1 tam günlük bir yer. Çok fazla gezilecek yeri, çok fazla müzesi var. Biz hemen yürüme yolumuzun üstünde denk gelince Tayfun Talipoğlu Daktilo Müzesi'ne girdik. 


Müze, Tayfun Talipoğlu'nun ve Bülent Ecevit'in bal mumu heykellerinin de bulunduğu envayi çeşit daktilonun sergilendiği bir köşkte.





#20denönce20 yazımı okuduysanız, ben de bir daktilo sahibi olmak istiyorum inşallah 2020'ye kadar 😍 
Giriş ücretleri çok ucuz, kadın ve çocuklar için 1,25 TL, erkekler için de 2 TL'ydi. 
Çıkarken de anı defterine notlarımızı bırakıp, aşağıya doğru yürümeye başladık. 

Biraz acıktık, e Eskişehir'deyiz hadi Çi Börek yiyelim dedik, ben gitmeden araştırmıştım, oranın da meşhuru varmış, ancak uzakmış, biraz bakınıp bir yere oturduk. 


Çi börek yani.. eh.. hıı.. evet. ti 😂
Fakat oturduğumuz yerin sahibi abla çok tatlı ve çok ilgiliydi. Ev yapımı sahleplerinin de olduğunu söyleyince tatmak istedik, 


biraz da dinlenmiş olduk, oraya gezmeye gelen diğer masa sahipleri teyzelerle birbirlerimizin fotoğraflarını çektik filan, tatlı bir anı koyarak ceplerimize, sonraki durağımız Atlıhan El Sanatları Çarşısı'na geçtik, alışverişimizi yaptık, saati farkettiğimizde biraz geç kalmıştık 🙊🙊 Aslında Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykel Müzesi'ne gidecektik ama saat 17:00'de kapanıyormuş maalesef gidemedik.. 


Biz de Odunpazarı'nın o güzel sokaklarına vurduk kendimizi.. 


El yapımı takılar satan ablalardan kolye, küpe filan aldık bayıla bayıla.. 
Adettir, bir yerin neyi meşhursa, hem yenir hem de evdekilere alınır.. Biz de helvası meşhurmuş kendimizi helvacıda bulduk, neyse ki karnımız toktu 😅 Eriş Helva'dan Talkan Kurabiyesi (biz çocukken leblebi tozu vardı, hatırlayanlar vardır, onun tatlı kurabiye haline getirilmişi) , met helvası (sıkıştırılmış pişmaniye gibi tadı, farklı çeşitleri var), dün Natürköy'de yediğimiz limon reçeli (bir önceki yazımda okuduysanız Esra, fotoğraf çekmemi bekleyememiş ekmek bandırıyordu 😂) aldık çıktık, ama içeride bu saydıklarımın 10 katı farklı ürün vardı ve fiyatları gayet uygundu..

Artık gitme vaktiydi, yine Bilecik üzerinden Natürköy'e geldik..
Natürköy'e dönülen sapakta NG Sapanca Bedesten Avm vardı, yemeklerimizi aldık eve geldik. 
Yine şöminemizi yaktık (Sezen yaktı! inanın o günden beri bununla övünüyor, yazık azcık mutlu olsun 😂😂 // yaktı derken de oraya jel koymuşlardı onun tabiriyle yanıcı bişi, onu koydu şöminenin içine, yine oraya bıraktıkları kibritle tutuşturdu, bu yani 😂 ) Şöminenin o sıcaklığında kemiklerimize kadar ısındık, doyamamıştık yine onlarca fotoğraf çekildik, sohbetler ettik, vişne suyuna kadehte güzelleme yaptık, 


kahvemizi içtik (çünkü kahve çok önemlidir


ve saat artık gece yarısını geçmişti, doğum günü pastamızı kesebilirdik.. 



1 yorum:

  1. Eskişehir'i severim, fotoğraflar da çok tatlı olmuş :) Ben ezgissimo'dan. Benim yeni yıl çekilişi için katılmak istemiştin ama katılım şartı blogu takip etmek. Senin takip edip etmediğini bilemediğimden, hakkın da yansın istemedim. Sormak istemedim, eğer takipte değilsen yarına kadar vaktin var :)
    sevgiler

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...